Giresun’da Vahşi Madenciliğe Karşı Yükselen Ses: “Geleceğimiz Tehdit Altında”
Giresun’un Bulancak ilçesinde bir araya gelen sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri ve vatandaşlar, bölgedeki vahşi madencilik faaliyetlerine karşı kitlesel bir eylem düzenleyerek duruma tepki gösterdi.
Giresun’un Bulancak ilçesinde bir araya gelen sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri ve vatandaşlar, bölgedeki vahşi madencilik faaliyetlerine karşı kitlesel bir eylem düzenleyerek duruma tepki gösterdi.
Bulancak Belediye Meydanı’nda gerçekleştirilen protestoda, Giresun'un doğası ve tarımsal geleceğinin madencilik faaliyetleri nedeniyle ciddi bir tehlike altında olduğu vurgulandı. Eylemde konuşan Bulancak Belediye Başkanı Necmi Sıbıç, “Tarımsal verim, yürütülen madencilik faaliyetleri nedeniyle her geçen gün düşüyor. Giresun’un doğası ve üretimi geri dönüşü olmayan bir tehlikeyle karşı karşıya,” diyerek endişelerini dile getirdi.
“Giresun’un Yüzde 85’i Maden Sahası”
Eylemde söz alan İl Genel Meclisi Üyesi Ömer Cebeci, Giresun'un yüzde 85’inin maden sahası ilan edildiğini belirterek, bölgenin en önemli geçim kaynaklarının risk altında olduğuna dikkat çekti. Cebeci, “Giresun’un başlıca geçim kaynağı çay ve fındıktır. Ancak maden şirketlerinin faaliyetleri bu tarım ürünlerinin geleceğini tehdit ediyor. 2025 yazında birçok köyde içme suyu kaynakları kuruma noktasına geldi. Belediyeler köylere su taşımak zorunda kaldı. Alagöz Maden Şirketi’nin Doğankent’te yürüttüğü vahşi madencilik ortadayken şimdi Tirebolu, Görele ve Çanakçı ilçelerini kapsayan geniş bir alan da maden gelişim sahasına dahil edildi,” ifadelerini kullandı.
“Sağlıklı Çevrede Yaşamak Bir Haktır”
Tüketiciyi Koruma Derneği Genel Başkanı Aziz Koçal ise maden sahalarının çevreye verdiği zararın yaşamı olumsuz etkilediğini vurguladı. Koçal, “Maden sahalarından yayılan atık sular nedeniyle artık köylerde tarımsal üretim yapılamıyor. Giresun’da atık havuzlarının patlaması sonucu sular dere yataklarına ve içme su kaynaklarına karıştı. Bu nedenle tarım ve hayvancılık bitme noktasına geldi. Sağlıklı çevrede yaşamak bir haktır. Bu hakkımız elimizden alınamaz,” dedi.
Eylem, çevrecilerin “Doğamıza, suyumuza, yaşamımıza sahip çıkıyoruz” sloganları eşliğinde barışçıl bir şekilde sona erdi.
